|
Post by eyupgunaydin on Aug 31, 2016 16:12:51 GMT
Teknoloji her geçen gün hızla gelişmeye devam ediyor. Gelişirken de kendine ayak uyduramayanları acımasız bir şekilde bertaraf etmekte Dünya da yaşam var olduğu sürece de bertaraf etmeye devam edecektir. Teknolojiye ayak uyduranlardan biri toplumun bireylerinin toplumsal ve bireysel gereksinimlerini karşılamak amacıyla onların eğitimlerini üstlenen şüphesiz okullarımızdır. Okulun kapısından içeri girdiğimizde bilgi kaynaklarına giden kaynakları gösterici kolaylaştırıcı birer eğitim liderleri ile karşılaşmayı umarken, bilgi taşıyan ve sadece aktarmakla görevli olduğunu düşünen, otoriter, Teknolojiye sadece üzerindeki elbiseleri ve kullandığı teknolojik aletleri haricinde uyum sağlayamamış kişilerle karşılaştık. Hal böyle olunca bizde ders kitabımızı alıp okuma sırasının bize gelmesini bekledik.
Öğretmen adayı alanıyla ilgili üst seviyede bir bilgi birikimine sahip olabilir ancak bu bilgiyi sınıfa girip de öğrencilere nasıl aktarıp, ne şekilde güdüleneceği hakkında en ufak bir bilgiye sahip değilse bilgilerinin hiçbir önemi yoktur, çünkü bilgilerini pazarlayıp satamamıştır. Burada devreye Eğitim Fakülteleri ve Pedagojik Formasyon Sertifika programlarında alınan Eğitimin önemi ortaya çıkmakta.
Öğretmenin işini severek yapıyor, gündelik yaşamındaki olumlu ve olumsuz olayları okulun kapısında bırakabiliyor, sınıftaki öğrencilerin hepsinin farklı birer birey olduklarını ifade edebiliyor, amacına uygun bir şekilde program yazabiliyor, sınıf içindeki zamanı verimli ve dersi, okulu sevdirebiliyor, vb.. ise öğretmen belli bir yeterliliğe kavuştuğunu söylemek mümkün olabilir.
|
|
|
Post by ecemyaman on Aug 31, 2016 16:15:08 GMT
Öğretmenlik için bence pedogojik formasyon sertifika programı yeterli değildir. Eğitim fakültesinde öğretmenlik alanındaki dersler yüz yüze, sindire sindire görüldüğünü için daha verimli olmaktadır. Sertifika programındaki dersler internet üzerinden olduğu, hızlandırılmış kurs şeklinde için verimsiz olmaktadır. Üniversitelerdeki öğretmenlik gerektiren bütün bölümlerde eğitimle ilgili derslerin bulundurmaları gerekmektedir. Bu şekilde eğitim ile ilgi dersler okul ortamında öğretilerek daha kalıcı olmasını sağlayacaktır. Öğretmenlik yeterliliği ise öğretmenlik mesleğini etkili ve verimli biçimde yerine getirebilmek için sahip olunması gereken genel bilgi, beceri ve tutumlardır. Bize bu program bu yeterliliği tam olarak kazandırdığını söyleyemeyiz. Çünkü bu bilgileri sadece teorik bazında öğrendik. Uygulamada açından bize deneyim kazandırmamaktadır.
|
|
|
Post by umrankaya on Aug 31, 2016 16:52:29 GMT
Pedagojik formasyon programlarının öğretmen adayları için yeterli olduğunu düşünmüyorum çünkü derslerin takibi uzaktan eğitim olarak verildiği için çoğu arkadaşlarımız katılamıyor ve sınavlara son gün çalışıyorlar böyle bir eğitimin bize ne kadar katkısı olabilir? Aynı zamanda derslerin içeriğine baktığımızda bana göre sınıf yönetimi öğretim ilke ve yöntemleri gibi dersler uygulamalı olarak verilmeli. Örneğin sınıf yönetiminde öğrencilere karşı nasıl davranacağımız veya sınıfta ders işlerken olumsuz bir durumla karşılaştığımız zaman ne yapacağımızı, hangi öğretim tekniklerini nasıl uygulayacağımızı dinleyerek veya çalışarak değil de uygulayarak yaparsak mesleğimiz için katkısının daha fazla olabileceğini düşünüyorum.Bu durumda eğitim fakültelerinin pedagojik formasyon programlarına göre daha verimlidir çünkü dersler 4 yıl içerisinde verilmekte ve konuları daha çok özümseyerek uygulama yapma fırsatları daha çoktur. Diğer taraftan bu programların tabiki bize katkısı olmuştur ancak öğretmen yeterliğini karşılayacak kadar değil çünkü ilk zamanlarda çoğu öğretmenin peformansı, öğrenci ile ilişkileri ve öğrencilerin durumunu değerlendirme konusunda bazı problemler yaşadığını görmekteyiz bu yüzden öğretmen yeterliği konusunda formasyon programları genişletilebilir.
|
|
|
Post by muzeyyenbahadir on Aug 31, 2016 16:52:30 GMT
İnsanlar sürekli bir meslek elde edebilmek için eğitim almaktadır. Tabi ki öğretmenlik için de böyle bir eğitim programı vardır. Ama eğitim fakülteleri olsun ya da pedagojik formasyon sertifika programı olsun illa ki her eğitim sisteminde olduğu gibi bunlarda da eksiklikler mevcuttur. Bence her ikisinde de önemli olan eğitim alan kişinin bilgi olarak ya da insan olarak psikolojik açıdan bu mesleğe ne kadar yeterli olduğudur. Çünkü bu meslekte olmak demek yeterince sabırlı olmayı ve kendini insan eğitmeye vermek için yeterli bilgiye sahip olmalıdır. Pedagojik formasyon programı bence tek başına kesinlikle yeterli değildir . Yani öğrenci ve eğitimci işe bir işbirliği içinde yürütülmelidir çünkü tecrübe olmadan ve kendini geliştirmeden sadece bilgi sahibi olmak ve onu başkalarına aktaramamak size ve çevrenizdeki insanlara hiç bir fayda sağlamaz.
|
|
|
Post by okanadiguzel on Aug 31, 2016 17:14:17 GMT
öğretmen yetistirmede pedagojık formasyon programları önem arz etmektedır. Fakat eğitim fakültelerinde verilen eğitimin daha kaliteli oldugunu düşünmekteyim pedagojik formasyonun öğretmen yetistirmede yeterliliği sağlayamadığı kanaatindeyim kısıtlı bir zamanda diliminde bu kazanımı sağlanması zor, ayrıca derslerin uzaktan eğitimle verilmesi verimi düşürmektedir. Bu programın bana suana dek umduğum yeterliliği katmadıgını düşünmekteyim.
|
|
|
Post by umiyetsr on Aug 31, 2016 17:26:46 GMT
Eğitim fakültesinde öğrenim gören öğrencilere göre eğitim fakültesindeki almış oldukları eğitim yeterli düzeydedir.Fakat aynı şeyi pedagojik formasyon eğitimi için söylemek pek mümkün görünmemektedir. Bunun başlıca sebebi ise pedagojik formasyon eğitiminin süre olarak sıkıştırılmış bir zaman dilimini kapsaması ve bunun da beraberinde getirdiği yeterli deneyim kazanamamak yatmaktadır. Eğitim fakültesi öğrencileri ve pedagojik formasyon eğitimi alan öğrenciler ile ilgili yapılan bir araştırmada formasyon eğitimi alan öğrenciler eğitim fakültesi öğrencilerinden sınıf içi etkinlik, sınıf dışı etkinlik,okulu nasıl bir kültür kaynağı haline getirebilirim,sınıf içi hakimiyet gibi konularda daha yetersiz bulunmuşlardır. Bu sorunun temelinde de süre ve deneyim eksikliği,öğrencilerle yeterli zaman geçirememek yatmaktadır.
KAYNAK: Ahi Evran Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergisi(KEFAD) Cilt 16,Sayı 2, Ağustos 2015, Sayfa 179-197 Eğitim Fakültesi ve Pedagojik Formasyon Sertifika Programlarında Öğrenim Gören Öğretmen Adaylarının öğretmenlik Mesleği Yeterliliklerine Yönelik Görüşleri, Eylem YALÇIN İNCİK, Cenk AKAY
|
|
|
Post by Yusuf Yüksel on Aug 31, 2016 18:15:50 GMT
Eğitim fakültelerinde bile istenilen düzeyde nitelikli öğretmen çok az yetişirken pedagojik formasyon eğitimiyle bunu başarmak çok zordur.Kaldı ki şuandaki gibi çok kısa bir sürede verilen uzaktan eğitimle bunu beklemek deveye hendek atlakmak gibidir.Bana göre, bu eğitimin daha uzun sürelere yayarak, uygulama derslerini arttırarak, farklı teknik ve yöntemler kullanılarak verilmesi gerekir.Ayrıca herkese değil öğretmenliği gerçekten isteyenlere verilmelidir.Öğretmenlerin de kendilerini geliştirmek için çok çalışması gereklidir.
|
|
|
Post by sumeyra ozince on Aug 31, 2016 19:30:08 GMT
bence eğitim fakültesi mi yoksa pedogojik formasyon mu tartışması yerine bunların eğitimleri nasıl veriliyor. Bunu tartışmak gerekir diye düşünüyorum çünkü ikisinde de gerek eğitim fakültesi gerek pedagojik formasyonda donanımlı kaliteli bir eğitim verilmediği sürece ikisinin de etkili olacağını düşünmüyorum tabi burada öğrenciye görevler düşmekte öğrenci gercekten öğrenmek istiyor mu?.. Bu ikisi olduğu sürece ikisininde etkili olacağını düşünüyorum. bizim aldığımız formasyon programı mı yoksa eğitim fakültesi mi derseniz? eğitim fakültesi derim çünkü bizim aldığımız programın fazlaca hızlandırılmış ve uzaktan eğitim sistemi şeklinde olması bana göre büyük bir dezavantaj sonuçta öğrenci yapayarak yaşayarak öğrenir. Sınıf ortamın da yapılan eğitimde en azından öğrenci öğretmeni rol model alır ileri de öğretmen olduğunda nasıl davranması gerektiği hakkında bilgiler edinir ki bundan önce bir staja gidiliyor ve öğrenci önünde hiç bir rol model olmadan staj yapmaya kalkıyor sonra sudan cıkmış balığa dönüyüruz Eğitim fakülteleri bu yönden avantajlı bligileri sindirerek öğreniyor ve sonra uygulamaya döküyor ve daha uzun bir süre zarfında bunu yapıyor.
|
|
|
Post by muhammedaliyildirim on Aug 31, 2016 20:20:44 GMT
bence pedagojik formasyon verilmemeli daha yüksek puanla öğrentmenlik okuyanlara haksızlık oluyor ama bizimde işimize geliyor şansa öğretmen olursak iyi pedagojik formasyonun burada etkisi devreye giriyor tabiki öğretmenlik okuyanların 4 senede gördüklerini 2 ayda görüyoruz ve öğretmen statüsündeyiz birde yüz yüze eğitim verilse çok iyi olurdu hiçbir derse giremedik
|
|
|
Post by alitan1992 on Aug 31, 2016 20:36:30 GMT
Öğretmen yetiştirmede eğitim fakülteleri pedagojik formasyon yönünden daha iyidir.Çünkü eğitim fakülteleri öğretmenliğe direk geçiş anlamına gelmektedir.Pedagojik formasyon alan fen edebiyat fakülteleri her yıl bu yıl alacak mıyız alamayacak mıyız kaygısı yaşamaktadır.Bu eğitim fakültesinde böyle değildir.Çünkü eğitim fakültesi öğrencileri fen edebiyat mezunlarına göre öğretmenlik mesleği ve mesleki gereklilikler konusunda daha olumlu tutuma sahiptirler.Eğitim fakültesi öğrencileri geleceğe daha olumlu bakarlar.Tabii ki pedagojik formasyonunda olumlu yanları vardır tabii ki.Bu uygulama ilk olarak öğretmenliğe katkı sağlayacak,staj uygulamasında pratik ve deneyim kazanma açısından da katkı sağlar,kişinin kendini bu yöntemle geliştirmesi de çok önemlidir.Ama eğitim fakülteleri ve formasyon alan fen edebiyat fakülteleri de fazla yeterli değildir.Türk eğitim sistemi ilk önce istihdam alanını geliştirmeli.Burada mezun olan öğretmenler geleceğe olumlu yönde bakması için bu istihdamın sağlanması lazımdır. Öğretmen yeterliliği öğretmene özgü görevlerin yapılabilmesi için yapılan kavramdır.Bu program bana bu yeterliliği kazandırdı.Çünkü artık dersle ilgili etkinlikleri daha iyi planlayabiliyorum.Aldığım kadarıyla kendi konumla ilgili bilgilere daha hakimim.Ve kendi alanımla ilgili araştırma yapma özelliği kazandırdı bende...
|
|
|
Post by akinekinci28 on Aug 31, 2016 20:40:26 GMT
Öğretmen eğitimi Türk Milli Eğitim sisteminin en önemli sorun alanlarından birisidir.Bunun nedeni ise, yüzyılı aşkın bir zamandır öğretmen yetiştirme politikasının geliştirilemmesidir.Farklı zamanlarda farklı programlar uygulanmıstır.Bu programlardan biriside pedagolojik formasyon kurslarıdır. Pedagojik Formasyon programları ile ilgili yapılan bilimsel araştırmalarda; yararlı yölerinin olduğu,ancak işlevsiz ve yararsız yönlerinin de azımsanmayacak kadar çok olduğu görülmektedir.Ama şu bir gerçektir ki, öğretmen yetiştirme meselesi bir sorun olmaya devam etmektedir.Pedagolojik formasyon kurslarının süresi daha uzun olmalıdırki öğretmen adaylarına daha faydalı olacaktır.Pedagolojik formasyon kurslarından alınan eğitimlerin süresinin uzun tutulup daha yaygın biçimde uzaktan eğitim şeklinde değilde yüzyüze yani uygulamalı şekilde erilerek daha faydalı olacaktır.Bence eğitim fakülteleri ve pedagolojik formasyon kursları arasında seçim yapacak olursak tabiki pedagolojik formasyon kurslarının daha faydası olacaktır ama bu eğitimin öğretmen adayının gelişimine etkisi olması için kursların sistemli şekilde verilmesi gerekmektedir.Pedagolojik formasyon eğitimi öğremen yeterliği açısından bana etki etmiştir fakat kısa süre olduğu için yeterlilik kazandırıp kazandırmama konusunda tam olarak fikir baeyanında bulunmama etki etmemiştir.
|
|
|
Post by meryemakcelik25 on Aug 31, 2016 22:24:41 GMT
Öğretmen yetiştirmede pedagojik formasyon programlarının önemi tartışılmazdır. çünkü bu program çerçevesinde öğretmen adayları , sınıf içinde kullanılacak yöntem ve teknikleri , dersin işlenişini , sınıf yönetimini ve ilgilendiği yaş grubunun genel psikolojisine hakim duruma gelir. Eğitim fakülteleri veya formasyon programı gibi bir ayrım ayrım yapmak çok doğru olmayacaktır. Çünkü eğitim fakülteleri sadece formasyon eğitimden ibaret değildir. öğretmenlik mesleği için bu yola baş koymuş, gönül vermiş kişilerin alan bilgisinin yeterli olması yanında aldığı pedagojik eğitim ,mesleği en iyi şekilde gerçekleştirmek için yeterlidir.
|
|
|
Post by ugurcank on Aug 31, 2016 22:52:25 GMT
Sizce Fen-Edebiyat mezunu olacak bizler Eğitim Fakültesi mezunlarının haklarını çalıyor muyuz?Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
|
|
|
Post by Güzinakbaş on Sept 1, 2016 6:52:14 GMT
Öğretmen yetiştirmede pedagojik formasyon programlarının katkısı elbette vardır.Öğretmen adaylarımızı öğretmenliğe hazırlamaktadır, fakat yeterli seviyede değildir. Sıkıştırılmış bir şekilde verilmesi sebebiyle bu program bir sertifika ya da diğer bölüm derslerinden bir farkı yoktur.Öğretmen yeterliliği konusu ise; bir öğretmen önce alan bilgisine sahip olması gerekir. Bunların yanı sıra öğretmen meslek bilgisine ve genel kültür bilgisine de sahip olması gerekir.Elbette bunları sıralayacak olursak en önemlisi ve hepsini kapsayan iletişimdir. Bir öğretmen bilgisini karşı tarafa ancak bu şekilde aktarabilir. Ayrıca pedagojik formasyon tüm öğrencilere verilmemelidir. Akademik ortalama v.b şartlar sunularak seçilmiş öğrencilere ve gerçekten öğretmen olmak isteyenlere verilmelidir.Böylece mesleğini severek yapan öğretmenlerimiz olacağı için eğitime de katkı sağlayacağını düşünüyorum.Sizce pedagojik formasyon herkese verilmeli mi? Neden? Pedagojik formasyon herkese verilmemelidir ve bu formasyona sınırlılıklar getirilmelidir. Mesela,başvuranların yetenekli olup olmadığının anlaşılması için çeşitli yetenek sınavları yapılmalıdır. Böyle yapılmadığında öğrencilerle güçlü iletişim kuramayan,eğitim teknolojisine ayak uyduramayan ve günlük dersleri yaratıcı hale getiremeyen birçok yetersiz öğretmen ortaya çıkmaktadır. YETERSİZ OLAN ÖĞRETMENLER İÇİN HİZMET İÇİ EĞİTİM PROGRAMLARI SİZDE NE KADAR YETERLİDİR? Bence bu öğretmenin isteğine bağlıdır. Eğer öğretmen öğretmeye isteksiz ise, işini severek yapmıyorsa, girdiği dersin bir an önce bitmesini istiyorsa ne kadar eğitim alırsa alsın bu hizmet içi eğitimde olabilir, yetersizdir. Çünkü bu durumda öğrenci öğrenmesine bir katkısı olmaz. Öğrencinin de derse karşı ilgi azalır ve o da ders ne zaman bitecek diye bekler. Böylece de öğrenme gerçekleşmemiş olur...
|
|
|
Post by serkanergun on Sept 1, 2016 7:04:27 GMT
Sizce Fen-Edebiyat mezunu olacak bizler Eğitim Fakültesi mezunlarının haklarını çalıyor muyuz?Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Aslında hep değindik ve değinmeye devam ediyoruz. Eğitim Fakültelerinin sorunları, Formasyon programlarının yetersizliği vs... Bence ortada bir hak alma veya hak çalma yok. Sorun Fen Edebiyat alanlarının kendi alanları ile yetiştirecekleri uzmanlıklarda yeterli imkan bulamamaları nedeniyle formasyona yönelmeleridir. Öğretmenlik uzmanlık mesleğidir. Kişisel yeterlilikleri mesleğe uygun olan ve gerekli eğitimi almış her öğretmen adayının bu mesleği seçme hakkı vardır.
|
|