|
Post by serkanergun on Aug 31, 2016 9:04:49 GMT
kpss teog ales kopya çekilmedigi sürece ve sorular çalınmadıgı sürece iyi bir sistemdir ama ygs ve lys gibi gibi sınavlar olmaması ögrencilerin lisede keşfettikleri yetenek ve becerilrine göre bölüm seçmeleri okul sınavlarının önemi arttırmalı ögrencilerin diploma notlarıyla üniversiteler veya daha farklı alanlara yönelmesi gerekir... . Diploma notları bence şişirilmiş gerçeği yansıtmayan notlardır. Bence hangi sınav sistemi getirilirse getirilsin eleştirilecek yönleri olucak. Bunun sebebi ise sistemden ziyade sistemi yapan, yaptıran ve arkamızdaki dayıların suçu olduğunu düşünüyorum. Kısacası sistemi adaletsiz hale getiren yine biziz. Hangimi demiyor ki bir torpil olsada atansak veya geçsek? Bence şuan sistemi eleştireceğimize kendimizi eleştirmeliyiz. Kendimizi değiştirmeyle başlamalıyız işe. Hülya hanıma katılıyorum. Okul yöneticileri ve öğretmenler kendi okullarını daha başarılı göstermek için öğrencilerine şişirilmiş puanlar veriyorlar. Şayet okul puanına göre liselere veya üniversitelere öğrenci seçersek bu çok yanlış bir yöntem olur. Eğitimde talebin fazla arzın yetersiz olduğu durumlarda mutlaka seçme sınavları yapılmalıdır. Bu sınavlar en başarılı olanları seçme sınavlarıdır. Ayrıca sınavlara girecek adayları azaltmak çok yanlış bir düşüncedir. Çünkü eğitim herkesizn hakkıdır. Eğitim hakkı engellenemez. 1998' den önce hem ÖSS hem de ÖYS sistemi iki basamaklı bir sistem vardı. Ancak sistemin tek basamaklı veya iki basamaklı olması bir şey değiştirmeyecek. 1. basamakta elenen adaylar ikinci basamakta yarışacaklar ve yine en başarılı olanlar açılan kontenjanlara yerleşmeye hak kazanacaklardır. İki basamaklı sistemde dahi sınava girecek aday sayısı gerçek anlamda azaltılamamıştır. Gerek liseler yerleştirmede gerek üniversitelere yerleştirmede mutlaka seçme güvenirliği ve geçerliği yüksek olan bu sınavlar yapılmak zorunda. Eğitimde başarıyı istiyorsak Ekonomik büyümeyi eğitime yansıtmalı, eğitim harcamalarını arttırmalı, okullaşma oranını arttırmalı, eğitimde kaliteyi hedefleyen bir ülke olmalıyız. Eğitime gereken önem verilmediği sürece yapılan ve yapılacak her şey yarım kalacaktır.
|
|
|
Post by ggurelsserife on Aug 31, 2016 9:22:40 GMT
ÇOKTAN SEÇMELİ YERİNE AÇIK USLU SINAVLAR KULLANILAMAMASININ NEDENLERİ? Çoktan seçmeli testler yerine açık uçlu sınavların kullanılması gerektiği öneriler arasındadır. Ancak açık uçlu sınavlarla, 1.Kapsam geçerliliği sağlanamayacağı 2.Puanlamanın nesnel olmayacağı 3.Puanlamanın en az üç uzman tarafından yapılacağı ve puanlamanın maliyeti çok yüksek olacağı için kullanılamaz. (KAYNAKÇA: Prof.Dr.Ali Baykal-Sınavın Varlık Nedeni Yokluğunda Anlaşılır)
|
|
|
Post by yurdagul on Aug 31, 2016 11:23:29 GMT
Günümüzde eğitim kalitesini yükseltmek küreseleşen dünyamızda son derece önem kazanan bir durum haline gelmiştir. Eğitimde kalitenin yükseltilmesi; ülke açısından birçok konuda kalkınmasına sebep olur örneğin bir ülkenin geleceğini teminat altına alması, bilgi toplumuna giden yolda sağlam temeller atması, toplumun ekonomik ve refah düzeyini, sanayisini ve teknolojisini ilerlemesi ülkenin kalkınmasına neden olur. Türkiyede Ulusal (KPSS, ALES, TEOG, vb.) ve uluslararası (PISA, PIRLS, vb.) düzeyde uygulananan gibi bir çok sınavlar vardır. Türki’ye de ilki 2000 yılında gerçekleştirilen PISA’ya 2003’te katılmaya başladı ve o tarihten bu yana dört değerlendirmede (2003, 2006, 2009 ve 2012) yer aldı. Türkiye’nin katıldığı dördüncü ve son değerlendirmenin sonuçlarına göre Türkiye matematik alanında ortalama 448 puan elde ederek 65 ülke arasında 44’üncü sırada kaldı. Okuma becerileri alanında 475, fen alanında ise 463 puan elde edildi. Ulusal sınavlar (KPSS, ALES, TEOG,) öğrencinin direkt olarak bilgisini ölçen tarzda sorular soruluyor, öğrencinin düşünmesine yönelik edindiği bilgileri yorumlaması sağlayacak tarzda sorular sorulmuyor, sorulsa da etkili ve başarılı olmayacaktır çünkü sınav süreleri yeterli gelmeyecektir daha çok düşünme ve emek isteyen sorulardır bunlar, ayrıca böyle sorular sorulduğunda soru sayısında da bir azalmaya gidilmesi gerekir. Ve Türkiye de adaletli bir şekilde eğitim olmadığından daha doğrusu bir düzeni olmadığı için öğrencilerin ve velilerin aklı karışıyor. Hersene neredeyse farklı sistemler geliyor. Her öğrencinin yetenek ve becerilerini ortaya çıkaran bir sistem malesef yok. Direk bilgi soruları geliyor önümüze. Yetenek hep bir köşede kalıyor.
|
|
|
Post by nurselerginbas on Aug 31, 2016 12:06:19 GMT
Türkiye'nin hem ulusal hem de uluslararası sınavlarda başarısız olduğunu düşünüyorum.Bunun altında da sürekli değişen eğitim sistemimizin ve ezberci sistemin yattığını düşünüyorum. Pisa sınavlarına giren ülkelere baktığımızda hepsinin eğitim sistemleri oturmuş ve öğrencilerin öğrendiklerini pratiğe dökmeleri ön plandadır.Ülkemizde ise her sene değişen eğitim sistemi olduğu için öğrenciler duruma adapte olamamakta ve istedikleri başarıya ulaşamamaktadırlar. Sınavsız değerlendirme yapılabilir, buna mülakat örneğini verebiliriz. Bizim ülkemiz için konuşursak mülakatın diğer adı torpildir ve bu da sınavların güvenirliliğini düşürmektedir.
Arkadaşlar şu an öğretmen adaylarının öğretmen olabilmesi için KPSS+Mülakat şartı koydular. Bunu ne kadar doğru buluyorsunuz? Düşüncelerinizi merak ediyorum.
|
|
|
Post by alperkose on Aug 31, 2016 12:11:12 GMT
|
|
|
Post by donebulduk on Aug 31, 2016 12:33:08 GMT
Türkiye'nin hem ulusal hem de uluslararası sınavlarda başarısız olduğunu düşünüyorum.Bunun altında da sürekli değişen eğitim sistemimizin ve ezberci sistemin yattığını düşünüyorum. Pisa sınavlarına giren ülkelere baktığımızda hepsinin eğitim sistemleri oturmuş ve öğrencilerin öğrendiklerini pratiğe dökmeleri ön plandadır.Ülkemizde ise her sene değişen eğitim sistemi olduğu için öğrenciler duruma adapte olamamakta ve istedikleri başarıya ulaşamamaktadırlar. Sınavsız değerlendirme yapılabilir, buna mülakat örneğini verebiliriz. Bizim ülkemiz için konuşursak mülakatın diğer adı torpildir ve bu da sınavların güvenirliliğini düşürmektedir. Arkadaşlar şu an öğretmen adaylarının öğretmen olabilmesi için KPSS+Mülakat şartı koydular. Bunu ne kadar doğru buluyorsunuz? Düşüncelerinizi merak ediyorum.Ülkemizin şuan ki durumunda ne kadar sağlıklı bır karar hiç bilemiyorum. Doğru yada yanlış bir uygulama olduğuna karar veremiyorum çünkü şuan ki ortamı güvensiz bulmaktayız. Bence mülakatta başka şeylerin devreye girmeyecegi güvenini verememekte
|
|
|
Post by donebulduk on Aug 31, 2016 12:43:45 GMT
Bende bir kpss girecek bir aday olarak kpssyi gereksiz görüyorum. Biz kendi alanımızda eğitimimizi aldıktan sonra kendi alanımızla ilgili olmayan bir sınava girerek is imkanı bulmaktayız.Ales gibi bir sınava gelecek olursak Alesin yüksek lisans ve universitede akademik kariyer yapmak isteyenler için yetersiz bir sınav olduğunu düşünüyorum. Çünkü yine bu sınavda yüksek lisans ve akademik kariyer yapılacak olan alanla ilgili sorular sorulmuyor. Ülkemizde çok sayıda yüksek lisansını tamamlamış öğrenci var. Örneğin İlber Ortaylı nın değerlendirmesine göre de öğrenci daha dil bilmeden bir makale yazma becerisi yokken Ales ten yüksek puan alarak yüksek lisans ve akademik kariyere başlıyorlar. Türkiye de ODTÜ gibi üniversiteler hariç diğerlerinin bu konu da yetersiz olduğunu düşünüyorum. Uluslar arası PISA ve PIRLS değerlendirecek olursak 2015 yılında Türkiye nin 76 ülke içerisinde 41. sırada yer alması, bir eğitim devi olan Firlandiya nın 6. sırada yer alması, ülkemizdeki eğitim sisteminin yetersiz olduğunun göstergesidir. Yani Ne kadar ekmek o kadar köfte sözündeki gibi böyle bir eğitime alacağımız sıralama böyle olur.
|
|
|
Post by dumansinem34 on Aug 31, 2016 13:04:50 GMT
Uluslararası sınavların yapılması yönünden Türkiye torpil ve hak yeme açısından geri planda benim için milyonlarca insan emek harcayıp dirsek çürütürken torpil vs ile insanların önüne geçiriliyor bu başarı değil bence hak yemektir.Sınavsız değerlendirme tabıkı yapılamaz ama torpil vs olmasa çok daha iyi olabilir herkes hakettğini yaşamalı adaletli olunmalı
|
|
|
Post by serkanergun on Aug 31, 2016 13:28:01 GMT
Türkiye'nin hem ulusal hem de uluslararası sınavlarda başarısız olduğunu düşünüyorum.Bunun altında da sürekli değişen eğitim sistemimizin ve ezberci sistemin yattığını düşünüyorum. Pisa sınavlarına giren ülkelere baktığımızda hepsinin eğitim sistemleri oturmuş ve öğrencilerin öğrendiklerini pratiğe dökmeleri ön plandadır.Ülkemizde ise her sene değişen eğitim sistemi olduğu için öğrenciler duruma adapte olamamakta ve istedikleri başarıya ulaşamamaktadırlar. Sınavsız değerlendirme yapılabilir, buna mülakat örneğini verebiliriz. Bizim ülkemiz için konuşursak mülakatın diğer adı torpildir ve bu da sınavların güvenirliliğini düşürmektedir. Arkadaşlar şu an öğretmen adaylarının öğretmen olabilmesi için KPSS+Mülakat şartı koydular. Bunu ne kadar doğru buluyorsunuz? Düşüncelerinizi merak ediyorum.Ülkemizin şuan ki durumunda ne kadar sağlıklı bır karar hiç bilemiyorum. Doğru yada yanlış bir uygulama olduğuna karar veremiyorum çünkü şuan ki ortamı güvensiz bulmaktayız. Bence mülakatta başka şeylerin devreye girmeyecegi güvenini verememekte Mülakat eğer uzman bir heyet önünde yapılır, öğretmen adayının bilissel ve yeterlik kapasitesi bu yolla ölçülür ve nesne- objektif bir değerlendirme yapılırsa daha yeteneklilerin seçilmesi bakımından faydalı olabilir. Bu metodun doğru olduğu söylenebilir.
Ancak ülkemizin vazgeçilmez kabusu " torpi-adam kayırmacılık" v.s devreye girerse kesinlikle doğru bir yöntem olmayacağı gibi eğitim sistemimiz ve gelecek nesiller adına da bir felaket olacaktır.
|
|
|
Post by ggurelsserife on Aug 31, 2016 14:19:44 GMT
Türkiye egıtım sıstemı en basından eksıklıklerle doludur. cocuklar ılkokula baslar baslamaz uzerlerınde baskı olusturaraak tabırı caızse bır yarıs atına donusturmekteyız. cocuklarımızın yeteneklerını bılmedn yetıstırmekteyız ve aslında onların fıkırlerıne ve ne yapmak ıstedıklerını soylemelerıne bıle fırsat vermemekteyız. ayrıca sınavlarıda tartısacak olursak cocuklar 1 yıl boyunca(oncesını saymıorm bıle) yemeden ıcmeden gezmeden hazırlandıkları sınavları 2 saate baglamak ne kadar dogru kaygı duzeylerıne bakılmadan. ve sonuclarda sorularda yapılan hatalara baktıgımızda yapılan sınavlar ne kadar güvenılır ve gecerlı? Bu arkadaşımın görüşüne katılmıyorum çünkü, ölçmenin geçerliliği ve güvenilirliği süresine değil yöntemine ve araca bağlıdır.
|
|
|
Post by Sultan Tüylü on Aug 31, 2016 15:03:31 GMT
Ülkemizde gerçekleştirilen ulusal sınavlar olan KPSS, ALES,TUS vb. sınavlar Serdar Mutlu arkadaşımın da söylediği gibi ayırt edici özelliği yüksek olan ve çok sayıda başvuranın içinde gerkli sayıda alım için yapılan seçme sınavlarıdır. Bu sınavlar hakkında arkadaşlarımın birçok farklı düşüncesini okumuş bulunmaktayım ve bazı düşüncelere katılıp bazılarına ise katılmadığım olmuştur. Ben kendi düşünceme gelecek olursam bu sınavlar uygulanma amacı bakımından ve ülkemizdeki eğitimin asıl amacı iş bulmak olduğu için başarısının yüksek olduğunu düşünmüyorum ki bunu uluslararası PISA dada görülmüştür. Öyle ki bu sınavlar öğrenci başarısını olumsuz etkilemektedir kendimce çünkü aldığımız eğitim sürecinde verimli bir eğitim almak yerine bu eğitimi sınav yönelikli ve yeterince baskıcı bir tutumla verdikleri için verilen eğitimi de olumsuz etkilemektedir. Kendimden örnek verecek olursam kendim Sosyoloji bölümünü okumaktayım ve bu bölümü okumaktan son derece memnunum ancak lise yıllarımdan bu yana her zaman Kpss sınavı yüzünden sitres altında bir eğitim ögrenim hayatı yaşamak zorunda kaldım ve şu an hala bu sitresi yaşamaktayım. Sizce böyle bir eğitim sistemi bir öğrenciye gerekli olan bilgi ve becerileri kazandırabilir mi? Yani kpss ve diger ulusal sınavlar başarı açısından oldukça yetersiz görüyorum.Bu sınavlar sınav değerlendirmesi yapabilir elbette ancak başarı belirleme konusunda yetersizdir.Bu sınavlar zaten ezbere dayalı bir eğitim vermekte ve bu da bireyin gelişimini olumsuz etkilemektedir.Bu sınavlar yüzünden öğrenci istediği bölümü degilde gelecekte iş imkanı yüksek bir bölümü tercih ediyor ve insan istemediği sevmediği sırf iş imkanı için bir meslek seçmişse o insanın başarılı ve verimli bir meslek elemanı olabileceğini düşünmüyorum yani bu sınavlar görüyorsunuz ki ülkemiz adına başarısı düşüktür. Ayşenur yel arkadaşım bu sınavlar sonucu ek olarak bir de mülakatın yapılmasını önermektedir. Buna karşın Hülya Şahin arkadaşım Ayşenur arkadaşımın düşüncesine şu düşünceyle karşılık vermiş'' Dayın varsa arkan sağlamdır.'' Evet Hülya arkadaşımın bu düşüncesine katılıyorum ülkemizde tanıdığın yüksek bir mevkideyse işşiz kalmıyorsun işte bu yüzden mülakatta yeterli bir çözüm olmuyor ve böyle bir sistem içinde ne kadar bu sınavların güvenirliliği ve geçerliliği olduğunu düşünmek gerekir. Geçtiğimiz yıllarda çıkan bir haberde bir personel alımı sıralamasında milletvekili kızının puanı diğer adaylara karşın daha düşük olmasına rağmen bı kızın sıralamaya girip puanı daha yüksek olan arkadaşların sıralamaya giremedikleri ortaya çıktı işte Hülya arkadaşımızın söylediğine en güzel kanıtta budur. Uluslararası sınavların daha başarılı olduğunu düşünmekteyim çünkü uluslararası ülkeler daha çok eğitime pay ayırmakta ve daha başarılı çalışmalar yapmaktadırlar. Kendi ülkemdeki sistemin yerine önerim bireyin geçmişi araştırılıp eğitim hayatı boyunca başarı düzeyine bakıp ona göre degerlendirilmesidir. Özel yetenekli kişiler için zaten özel yetenek sınavları yapılmaktadır. Kaynak:www.hurriyet.com.tr/pisa-2012-sonuclari-ve-turkiye-basari-mi-basarisizlik-mi-25302046 dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/40/137/973.pdf www.egitimtercihi.com/yazar/ali-baykal/12357-bu-pisa-yine-acili-olmus-usta.html
|
|
|
Post by okanadiguzel on Aug 31, 2016 18:08:31 GMT
Türkiye de yapılan sınavların güvenirliliğinin kapsamlığının düşük olduğunu düşünüyorum her sene yaşadığımız soru iptal ve doğru cevap ikilemleri bunun tek nedenıdır. Ülkemizde sınavsız değerlendirmeye hazır olmadığını düşünüyorum adam kayırma vb seyler sınavsız değerlendirmenin güvenirlilik düzeyini düşürecektir.
|
|
|
Post by ugurcank on Aug 31, 2016 18:17:58 GMT
2016 Teog sınavı ortlamaları Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi:78.25 Matematik:42.05 İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük:65.08 Türkçe:60 Fen ve Teknoloji:56.04 KPSS 2016 Ortalamaları Genel Yetenek:21.3 Genel Kültür:23.1 Eğitim Bilimleri:41.03 Alan Sınavı:3-4-5 2016 Ygs Ortalamaları Türkçe:19.01 Matematik:7.8 Sosyal Bilgiler:10.7 Fen Bilimleri:4.6 PISA 2016 Raporu Türkiye,tüm alanlarda OECD ortalamalarının altında kalmıştır.
Bu sonuçlara baktığımızda ülkedeki eğitim sisteminin ne kadar yetersiz olduğunu görüyoruz.Her ile üniversite açılmasıyla,her düz lisenin anadolu lisesi olması bu işin çözümü değildir.Eğitimin niteliği artırılmalıdır.Derslikler,okullar yeterli hale getirilmelidir.Bunun yolu da eğitime daha fazla bütçenin ayrılmasından geçer.Ama ne yazık ki ülkemizde bu işler göstermelik yapılmaktadır.Eğitimin parasız olması gerekirken,bizler her sene harç paraları,formasyon paraları ile uğraşıyoruz.Okullarda fen,sosyal bilimler,felsefe ve kültür sanat derslerinin sayısı artırılmalı içeriğinin dolu olması gerekiyor.Başka türlü iflah olmayız ne yazık ki.Bilimi temel alan,bilimsel metodlar ışığında eğitim sistemimizi güncellememiz gerekiyor.Hurafelerle,yalan yanlış yanlı tarihlerdense,ne olup bittiğini dürüst bir şekilde ortaya koyamamız gerekiyor.Ülkemizin insanı kendi tarihini,edebiyatını ve coğrafyasını iyi bilmek durumundadır.Bu derslerin haftalık,yıllık süreleri artırılmalıdır. PISA sınavlarında derslerde okuduğumuz makalalerde ortancanın altında olduğumuzu gördük.Bu sonuçlar birbirinden bağımsız değildir elbet.Yukarıda yazdıklarımı uzun uzun tekrar etmenin de bir anlamı yok.Fen bilimlerine,sosyal bilimlere,felsefeye önem vermeyen bir toplum ilerleyemez,gelişemez.Yerinde sayar gibi görünür ancak aslında geriye gider. Bunun yanı sıra eğitimin tarafsız,hayata uygulanabilir yani teori ile pratiği birleştiren,öğrencilerin yetenek ilgi ve alakalarına göre bir eğitim sistemi ve parasız olan bir sistem başarıyı getirebilir.Ayrıca okul içi kurallarda öğrencilerin temsiliyetinin artırılmsı ve alınan kararlarda aktif olması var olan sorunların çözümünü kolaylaştırıcı bir etken olarak görülebilir.Yukarıdan aşağı olmayıp bunun tersi olan aşağıdan yukarı karar mekanizmaları güçlendirilmelidir.Bunların sonucunda eğitim sistemimiz düzelebilir ve istenilen başarı düzeyine ulaşılabilir. Bunun pratikte örnekleride mevcuttur.Köy enstitülerine bakarak çıkarım yapmak mümkündür.Neden ve kimler tarafından da kapatıldığı,kapatılmaya zorlandığı bellidir.
|
|
|
Post by akinekinci28 on Aug 31, 2016 19:53:36 GMT
Türkiye kendi yerli sınavlarında(KPSS,ALES,TEOG v.b) mali ve eğitim sorunlarını görmesine rağmen uluslarası sınavlarlarda(PİSA) daha hayran bakıcı bir yapıyla yaklaşmıştır.Pisa sınavları baz alındığında Türkiye her sınavda ülkeleri ikiye bölen “ortanca” ve ortalama değerin altındadır.Bu bilgiler dikkate alındığında Türkiyenin uluslarası sınavlardaki başarı durumunun ne kadar düşük olduğunu ortaya koymaktadır. İnsani Gelişme Göstergesine göre 186 ülke arasında 90. Sırada yer alan Türkiye PISA 2009 sınavına katılan 63 ülke arasında da PISA 2012 sınavında da Đnsani Gelişme Göstergesi ölçüt alındığında 56. sıradadır. Bu PISA’ya katılan öğrencilerimizin ülkeyi yönetenlerden çok daha başarılı olduklarını göstermektedir.Bu cümlelerden cıkarımımız Türkiyedeki yöneticilerinde sınavların düzenli ve sistemli başarı oranını artırıcı şekilde yürütülmesinde etki oranının düşük olduğunu göstermektedir.Türkiyenin Pisa' da 2012 yılında başarı yüzde 5- 10 artış göstersede bu bzim sadece ortalamaya yakınlaşmamızı sağlamıstır.Sınavsız değerlendirme yapılmasını yanlış buluyorum. çünkü sınavsız değerlendirmenin güvenirliği ve gecerliliği düşük olduğu için bize güvenilir sonuçlar veremeyecektir. bu sebepten ötürü sınavlar öğrencinin başarı düzeyinin ne aşamada olduğunu bize güvenilir ve gecerlilk bakımından daha somut yansımaktadır.(kaynak ders içi notlar,Ali Baykal bu Pisa Acılı Olmuş Usta makalesi ve kendi düşüncelerim)
|
|
|
Post by muhammedaliyildirim on Aug 31, 2016 20:14:13 GMT
sınavsız değerlendirme tabikide yapılamaz.Açıkcası soruları hazırlayanların 'öğrenciye neyi sorsak yapamaz' gibi bir düşünceye girdikleri için sınavları zorlaştırmışlar ve bu düşünceye bağlı olarak birçok sıkıntılar ortaya çıkmıştır.ortaöğretim kpss sinde zorlanan bir üniversite öğrencisini düşünürsek suçu sınav sisteminde değil sınav sorularını hazırlayanlarda bulabiliriz.birde hayatımızı etkileyen sınavları 1 güne hatta 2 saate sığdırmaları bu sistemin bir hatası
|
|