ekrem.pekcan@hotmail.com
Guest
|
Post by ekrem.pekcan@hotmail.com on Sept 1, 2016 22:05:27 GMT
Öncelikle, Ölçme ve degerlendirme nitelikleri daima aynı kalırken ölçen kişiye göre yöntemler farklılık gösterir. Eğer biz bir ölçme aracının güvenilir, geçerli ve kullanışlılık niteliğine göre hareket etmek istiyorsak bu nitelikleri yaptığımız ölçmelere bakarak anlayabiliriz. Aynı zamanda geçerlilik ve güvenirlik tablolarına baktığımızda uygun dereceleri 0 ve 1 arası değerler üzerinden ifade edebiliyorsak ölçme işlemlerini bu ölçütlere göre hazırlamalıyız ve yapmadan önce bir başka grupta deneyip sonuçlarını incelemeliyiz.Ölçme nitelikleri olarak güvenirlık eğer 0,70 üzerinde ise güvenirliği yüksek, altında ise düşüktür.Geçerlilik ise 0,30 un üzerinde olmalıdır. Örneğin; sınıfta yaptığımız bir ara sınav veya final sınavının geçerliliğini, tutarlılığını ve kararlılığını ölçmek istiyorsak ona uygun bir yöntem kullanmalıyız ve o yönteme uygun ilerlemeliyiz. Bu yöntemler; Kr-20 yada test tekrar test vb gibi Ömer arkadaşıma,katılıyorum.Ölçme araçlarını,ona göre belirlemeliyiz.Yaptığımız kişilere göre,ölçme araçlarının,niteliğini,bu kavramlara göre,ölçmelere bakarak anlarız.Deneylerden sonra katsayılardan hareketle,sonuçları analiz ederiz.sınıfta bu yöntemler uygulanmalı diye düşünüyorum,katılıyorum.Güvenilirlik ve geçerliliğini,kararlılık ve tutarlılık yanında,vize ve final sınavlarında uygulayarak,bu yöntemlerle başarı sonuçlarını,ölçebiliriz.KR 20 ve test tekrar test yöntemi ile de bunu pekiştirir ve verim alabiliriz. |
|
|
|
Post by pınar bayık on Sept 1, 2016 22:09:09 GMT
Hatası az olan ölçme, güvenirliği yüksek ölçmedir.
Güvenirlik, güvenirlik katsayısı adı verilen bir katsayı ile ifade edilir. Daima 0 ile +1 rasında değişen değerler
almaktadır. Bir testin güvenirliğini artırmak için dikkat edilmesi gerekenler
1- Soru sayısı arttıkça güvenirlik artar
2- Soruların açık anlaşılır, cevaplanabilir olması güvenirliği artırır.
3- Cevaplayıcılar her soruya dikkatle ve hızla cevaplandırmaya teşvik edilmelidir.
4- Sınav süresi öğrencilerin hemen hepsinin bütün soruları cevaplandırmalarına yetecek uzunlukta
olmalıdır.
5- Her sınav objektif yollarla puanlanabilmelidir.
6- Testin uygulanması aşamasında zorluklarla karşılaşılmamalıdır. Bir ölçme aracı, herşeyden önce, ölçülecek özellik ya da özellikleri, tam ve doğru olarak ve ölçülmesi
söz konusu olmayan başka özelliklerle karıştırmadan ölçebilmelidir
|
|
|
|
Post by atakansezer on Sept 1, 2016 22:31:07 GMT
Ölçme değerlendirme araçları öncelikle hitap edilen ortamın uygunluğuyla paralel olmalıdır. Bunun sebebi, öğretilen, algılanan, verilmek istenen ve en nihayetinde ölçülmek istenilen şeklinde son bulur. Bunlardan ayrı olarak, ölçe ve değerlendirme araçlarının oturmuş bazı kalıpları vardır. İlki, kapsam geçerliliğinin yüksek olması ve ardından güvenirliğinin yüksek olmasıdır. Bunları göz önüne alarak, örneğin ilkokul düzeyinde ki öğrencilere boşluk doldurma,en fazla iki şıklı olacak şekilde mini test ve eşleştirme gibi karma sınavların yapılması hem genel itibariyle sınavın geçerliliği hemde kapsam düzeyi bakımından oldukça verimlidir. Tabi ki sınıf arttıkça daha farklı formüller uygulanabilir. Çoktan seçmeli, sözlü, uzun yanıt gerektiren sorular vs. Derslerde de konuşulduğu üzere aslında sınav sistemi düşünmeye meyilli olmalıdır, soruyu okumaya ya da yazmaya değil. Bu sebeple, elimizden geldiği kadarıyla bunu gerçekleştirmeliyiz. Sınıf içi uygulamalarda ise, performans ödevleri, konu sonu quizleri ama en önemlisi ise gerçekten öğrencinin araştırmasını, sorgulamasını ve anlamasını gerektiren, pratikte de önüne çıkması sağlanan eylemler gerçekleştirilmelidir. Aslında bunlarda içinde, varılmak istenen sonuç göz önüne alındığında kapsam geçerliliği, güvenirlik ve geçerlik olgularını en iyi şekilde barındırır.
|
|
|
|
Post by ugurcank on Sept 2, 2016 0:32:59 GMT
Ygs,Lys ve Kpss gibi sınavlar sizce güvenilir midir? ortaya çıkan onca kopya olayından sonra sizce güvenilir mi? Diğer konularda yazdım burada da kısaca babsedeyim.Elbette güvenilir değil.Eğitimde fırsat eşitsizliği giderek büyümekte.Devlet okullarının eğitim kalitesi düşmekte,özel okulların sayısı artmaktadır.Okullarda yetersiz olan bu eğitim sonucunda biz öğrenciler dershanr denen illete yöneldik.Orada ayrı bir eşitsizlikle karşılaştık.Birilerinin dershanelerine gidenler daha eşitti.Kpss,ygs de çıkan kopya skandallarının ortaya çıkmasi ve bunların üstünün kapatılması güvenilir olma durumunu ortadan kaldırmıştır. |
|
|
|
Post by ggurelsserife on Sept 2, 2016 4:51:46 GMT
Ölçme araçlarının niteliklerini de dikkate aldığımızda , Göz önünde bulundurmamız gereken bir nokta var o da eğitimde kullanılan ölçme araçlarının tam geçerliliği sağlayamamasıdır. Bir ölçme aracının geçerli olması içinde onun güvenilir derecesinin yüksek olması gerekir.Her koşula baktığımızda bir sınavı yanıtlayan (hasta , yorgun psikolojik durum, kaygı ), sınavı hazırlayan (cinsiyet memleket ), sınavın ortamı (gürültü, ses ışık ) vs. gibi koşullar da bir ölçme aracının güvenilir ve geçerliliğini etkiler . Herkes için eşit şartların sağlanamadığı bir ölçme aracının güvenilir ve geçerliliklerinin düşük olduğunu kabul edelim.Sınıf içi küçük bir alan öğrenci sayısının da az olduğunu düşündüğümüzde öğretmenin burada birçok öğrenciyi gözlemleyebilir.Mesela öğrenciye bir dönem boyunca öğrenmesinden sorumlu olduğu konularla ilgili bir kazanım dosyası , etkinlik , proje hazırlamasını isteyebilir yada onun yeteneği ve psikomotor becerisiyle öğrendiğini yazılı ve ya sözlü olarak değilde bir davranışa dönüştürerek hem kalıcılığını sağlamış hem de bu şekilde değerlendirdiğinde daha güvenilir sonuç verilmesinin sağlamış olur. Arkadaşımın söylediğine katılmıyorum.Kazanım dosyası ve projelerin tamamı sınıf içi uygulamalar değil.Öğrenci sınıf dışında bunları hazırlarken gereğinden fazla yardım alabilir ve farklı kaynaklardan kopya çekebilir.Bu sebepten güvenilir, geçerli ve verimli olabileceğini düşünmüyorum. |
|
|
|
Post by ggurelsserife on Sept 2, 2016 8:48:57 GMT
Sınavların güvenirliğinin ve geçerliğinin yüksek olması için dikkat edilmesi gereken durumlar söz konusudur.Bunlardan biri de sınav planı hazırlamaktır.
O ZAMAN SINAV PLANI HAZIRLANIRKEN UYULMASI GEREKEN İŞLEMLER NELERDİR?
|
|
|
|
Post by rabiayayar on Sept 2, 2016 11:04:35 GMT
Bir başarı testinin niteliği; ölçülecek olanın ne olduğuna ve onun nasıl ölçüleceğinin açıkça belirlenmiş olmasına bağlıdır. Ölçülecek sorusunun cevabı testin uygunluk ve ilgililik özelliği ile ilgilidir. Ölçülecek soru cevabı da büyük ölçüde testin güvenirliği ile ilgilidir.Geçerlilik ve güvenilirliğin yüksek olması için ölçme ve değerlendirme de işlenilen konuların hepsinden soru sorulması lazım ki kapsam geçerliliğini ortaya çıkmış olur.Eğitimde ölçmenin geçerlilik durumuna bakıldığın da uygulanan testin ölçmek istediği konuyu kapsayıp kapsamadığı ölçülen kişiye bakılarak da değerlendirilebilir.Örneğin:Bir öğretmen yaptığı bir Biyoloji sınavında yüksek bir okuma yeteneği ve kelime bilgisi gerektirecek sorular sormuş ve puanlama yaparken de yazı güzelliği, sayfa düzeni vb. özelliklere de fazla puan vermiştir. Böyle bir test ölçmeyi amaçladığı özelliği başka özellikleri de karıştırarak ölçtüğü için geçerliliği düşüktür.Bir testin geçerliği o testten elde edilen puanlarla belli bir ölçütler takımı arasındaki ilişki bakımından belirlenir. Burada ölçütler takımı olarak neyin alınması gerektiği testin kullanılış maksadına bağlıdır.
|
|
serdarmutlu
New Member
Serdar MUTLU / Formasyon no:2015F20199011
Posts: 9 
|
Post by serdarmutlu on Sept 2, 2016 11:10:44 GMT
ilkokul düzeyindeki gruba uzun yanıt gerektiren sınav türünü uygulamak ölçme aracının güvenirliğini ve geçerliğini düşürür. çünkü ilkokul düzeyi öğrencilerin gelişim ilkelerine göre yazılı anlatım becerileri düşüktür. bu nedenle bu gruba sadece sözlü ve kısa yanıtlı sınav türleri uygulanmalıdır. Ek olarak ölçme aracının güvenirliğini ve geçerliğini arttırmak için göreve yeni başlayan öğretmenler kısa yanıt gerektiren sınav türünü kullanmalıdır. zaman ilerledikçe diğer sınav türlerine geçilmelidir. örneğin çoktan seçmeli sınav türü ustalık gerektirir. (kaynak: dersiçi tartışmalar) Ecem hanımın görüşünü destekliyorum. Mili eğitimin sınav yönetmeliğinde artık ilkokul 1. 2. ve 3. sınıf öğrencilerimize yazılı sınav yazılı yoklama veya çoktan seçmeli sınavlar gibi sınavlar uygulanmamaktadır. Onların yerine ders içi etkileşimlerine ders içi performanslarına bakılmaktadır. Ancak geçmişe baktığımız zaman bizler yani eski kuşaklar ilkokul 1. 2. ve 3. sınavlarda yazılı sınavlara tabi tutulurduk. Getirilen bu yönetmelik sayesinde okula yeni başlamış olan öğrencilerimizin kendilerine olan güvenlerini daha iyi kazanmış olurlar aynı zamanda okulu benimseme veya sevme açısından daha verimli bir uygulama olmuştur. Ecem hanımın ikinci cümlesine geldiğimiz zaman onun bu görüşüne katılmıyorum. Çünkü görevi yeni başlamış bir eğitimci zaten işinin eğitimini aldığı için nasıl davranacağını veya nasıl bir yöntem uygulayacağını bildiğinden dolayı ilkokul öğretmeni ise ona göre bir eğitim yöntemi veya yeni başlayan bir lise öğretmeni ise o düzeyin bir parçası olduğundan yani bu sınav uygulama etkinliği sınavdan sınıfa değişkenlik göstereceğinden sınav türleri arasında farklılık görülebilecektir. |
|
serdarmutlu
New Member
Serdar MUTLU / Formasyon no:2015F20199011
Posts: 9
|
Post by serdarmutlu on Sept 2, 2016 11:13:45 GMT
ilkokul düzeyindeki gruba uzun yanıt gerektiren sınav türünü uygulamak ölçme aracının güvenirliğini ve geçerliğini düşürür. çünkü ilkokul düzeyi öğrencilerin gelişim ilkelerine göre yazılı anlatım becerileri düşüktür. bu nedenle bu gruba sadece sözlü ve kısa yanıtlı sınav türleri uygulanmalıdır. Ek olarak ölçme aracının güvenirliğini ve geçerliğini arttırmak için göreve yeni başlayan öğretmenler kısa yanıt gerektiren sınav türünü kullanmalıdır. zaman ilerledikçe diğer sınav türlerine geçilmelidir. örneğin çoktan seçmeli sınav türü ustalık gerektirir. (kaynak: dersiçi tartışmalar) Ecem hanımın görüşünü destekliyorum. Mili eğitimin sınav yönetmeliğinde artık ilkokul 1. 2. ve 3. sınıf öğrencilerimize yazılı sınav yazılı yoklama veya çoktan seçmeli sınavlar gibi sınavlar uygulanmamaktadır. Onların yerine ders içi etkileşimlerine ders içi performanslarına bakılmaktadır. Ancak geçmişe baktığımız zaman bizler yani eski kuşaklar ilkokul 1. 2. ve 3. sınıflarda yazılı sınavlara tabi tutulurduk. Getirilen bu yönetmelik sayesinde okula yeni başlamış olan öğrencilerimizin kendilerine olan güvenlerini daha iyi kazanmış olurlar aynı zamanda okulu benimseme veya sevme açısından daha verimli bir uygulama olmuştur. Ecem hanımın ikinci cümlesine geldiğimiz zaman onun bu görüşüne katılmıyorum. Çünkü görevi yeni başlamış bir eğitimci zaten işinin eğitimini aldığı için nasıl davranacağını veya nasıl bir yöntem uygulayacağını bildiğinden dolayı ilkokul öğretmeni ise ona göre bir eğitim yöntemi veya yeni başlayan bir lise öğretmeni ise o düzeyin bir parçası olduğundan yani bu sınav uygulama etkinliği sınavdan sınıfa değişkenlik göstereceğinden sınav türleri arasında farklılık görülebilecektir. |
|
serdarmutlu
New Member
Serdar MUTLU / Formasyon no:2015F20199011
Posts: 9
|
Post by serdarmutlu on Sept 2, 2016 11:14:19 GMT
Ecem hanımın görüşünü destekliyorum. Mili eğitimin sınav yönetmeliğinde artık ilkokul 1. 2. ve 3. sınıf öğrencilerimize yazılı sınav yazılı yoklama veya çoktan seçmeli sınavlar gibi sınavlar uygulanmamaktadır. Onların yerine ders içi etkileşimlerine ders içi performanslarına bakılmaktadır. Ancak geçmişe baktığımız zaman bizler yani eski kuşaklar ilkokul 1. 2. ve 3. sınıflarda yazılı sınavlara tabi tutulurduk. Getirilen bu yönetmelik sayesinde okula yeni başlamış olan öğrencilerimizin kendilerine olan güvenlerini daha iyi kazanmış olurlar aynı zamanda okulu benimseme veya sevme açısından daha verimli bir uygulama olmuştur. Ecem hanımın ikinci cümlesine geldiğimiz zaman onun bu görüşüne katılmıyorum. Çünkü göreve yeni başlamış bir eğitimci zaten işinin eğitimini aldığı için nasıl davranacağını veya nasıl bir yöntem uygulayacağını bildiğinden dolayı ilkokul öğretmeni ise ona göre bir eğitim yöntemi veya yeni başlayan bir lise öğretmeni ise o düzeyin bir parçası olduğundan yani bu sınav uygulama etkinliği sınavdan sınıfa değişkenlik göstereceğinden sınav türleri arasında farklılık görülebilecektir. |
|
serdarmutlu
New Member
Serdar MUTLU / Formasyon no:2015F20199011
Posts: 9
|
Post by serdarmutlu on Sept 2, 2016 11:18:07 GMT
ilkokul düzeyindeki gruba uzun yanıt gerektiren sınav türünü uygulamak ölçme aracının güvenirliğini ve geçerliğini düşürür. çünkü ilkokul düzeyi öğrencilerin gelişim ilkelerine göre yazılı anlatım becerileri düşüktür. bu nedenle bu gruba sadece sözlü ve kısa yanıtlı sınav türleri uygulanmalıdır. Ek olarak ölçme aracının güvenirliğini ve geçerliğini arttırmak için göreve yeni başlayan öğretmenler kısa yanıt gerektiren sınav türünü kullanmalıdır. zaman ilerledikçe diğer sınav türlerine geçilmelidir. örneğin çoktan seçmeli sınav türü ustalık gerektirir. (kaynak: dersiçi tartışmalar) Ecem hanımın görüşünü destekliyorum. Mili eğitimin sınav yönetmeliğinde artık ilkokul 1. 2. ve 3. sınıf öğrencilerimize yazılı sınav yazılı yoklama veya çoktan seçmeli sınavlar gibi sınavlar uygulanmamaktadır. Onların yerine ders içi etkileşimlerine ders içi performanslarına bakılmaktadır. Ancak geçmişe baktığımız zaman bizler yani eski kuşaklar ilkokul 1. 2. ve 3. sınıflarda yazılı sınavlara tabi tutulurduk. Getirilen bu yönetmelik sayesinde okula yeni başlamış olan öğrencilerimizin kendilerine olan güvenlerini daha iyi kazanmış olurlar aynı zamanda okulu benimseme veya sevme açısından daha verimli bir uygulama olmuştur. Ecem hanımın ikinci cümlesine geldiğimiz zaman onun bu görüşüne katılmıyorum. Çünkü göreve yeni başlamış bir eğitimci zaten işinin eğitimini aldığı için nasıl davranacağını veya nasıl bir yöntem uygulayacağını bildiğinden dolayı ilkokul öğretmeni ise ona göre bir eğitim yöntemi veya yeni başlayan bir lise öğretmeni ise o düzeyin bir parçası olduğundan yani bu sınav uygulama etkinliği sınıftan sınıfa değişkenlik göstereceğinden sınav türleri arasında farklılık görülebilecektir. |
|
|
|
Post by esradogan on Sept 2, 2016 11:21:18 GMT
Öncelikli olarak ölçme aracının guvenirliginin olması için öğretmenin tarafsız objektif olması gerekir. Sistematik hatalar geçerliliği düşürürken tesadüf i hatalar hem guvenirligini hem de geçerliliği düşürür. Öğretmenin derste anlattıklarınin dışında sınavlarda sorular sorması kapsam geçerliliğini düşürürken öğrencilerin standart sapmalarini ölçmek ve değerlendirmek guvenirligini artıracaktır. Arasiniflara ve çocuk öncesi yaştaki çocuklara klasik sorular sorulması daha zordur çünkü onların yazma becerileri düşüktür bu ölçme aracı da guvenirligini ve geçerliliğini düşürür. Daha çok kısa yanıtlı sorular ve doğru yanlış şeklinde sorular sorulması gerekır. Kaynakça ders içi tartışmalar ve ders notlari.
|
|
|
|
Post by esradogan on Sept 2, 2016 11:21:40 GMT
Öncelikli olarak ölçme aracının guvenirliginin olması için öğretmenin tarafsız objektif olması gerekir. Sistematik hatalar geçerliliği düşürürken tesadüf i hatalar hem guvenirligini hem de geçerliliği düşürür. Öğretmenin derste anlattıklarınin dışında sınavlarda sorular sorması kapsam geçerliliğini düşürürken öğrencilerin standart sapmalarini ölçmek ve değerlendirmek guvenirligini artıracaktır. Arasiniflara ve çocuk öncesi yaştaki çocuklara klasik sorular sorulması daha zordur çünkü onların yazma becerileri düşüktür bu ölçme aracı da guvenirligini ve geçerliliğini düşürür. Daha çok kısa yanıtlı sorular ve doğru yanlış şeklinde sorular sorulması gerekır. Kaynakça ders içi tartışmalar ve ders notlari.
|
|
|
|
Post by esradogan on Sept 2, 2016 11:21:55 GMT
Öncelikli olarak ölçme aracının guvenirliginin olması için öğretmenin tarafsız objektif olması gerekir. Sistematik hatalar geçerliliği düşürürken tesadüf i hatalar hem guvenirligini hem de geçerliliği düşürür. Öğretmenin derste anlattıklarınin dışında sınavlarda sorular sorması kapsam geçerliliğini düşürürken öğrencilerin standart sapmalarini ölçmek ve değerlendirmek guvenirligini artıracaktır. Arasiniflara ve çocuk öncesi yaştaki çocuklara klasik sorular sorulması daha zordur çünkü onların yazma becerileri düşüktür bu ölçme aracı da guvenirligini ve geçerliliğini düşürür. Daha çok kısa yanıtlı sorular ve doğru yanlış şeklinde sorular sorulması gerekır. Kaynakça ders içi tartışmalar ve ders notlari.
|
|
|
|
Post by esradogan on Sept 2, 2016 11:22:11 GMT
Öncelikli olarak ölçme aracının guvenirliginin olması için öğretmenin tarafsız objektif olması gerekir. Sistematik hatalar geçerliliği düşürürken tesadüf i hatalar hem guvenirligini hem de geçerliliği düşürür. Öğretmenin derste anlattıklarınin dışında sınavlarda sorular sorması kapsam geçerliliğini düşürürken öğrencilerin standart sapmalarini ölçmek ve değerlendirmek guvenirligini artıracaktır. Arasiniflara ve çocuk öncesi yaştaki çocuklara klasik sorular sorulması daha zordur çünkü onların yazma becerileri düşüktür bu ölçme aracı da guvenirligini ve geçerliliğini düşürür. Daha çok kısa yanıtlı sorular ve doğru yanlış şeklinde sorular sorulması gerekır. Kaynakça ders içi tartışmalar ve ders notlari.
|
|
